Cezaevindeki TMK Mağduru Çocuklar'dan Bayram Mesajı:

P.İ:
"(...)Bayram geliyor.ama biz içerdeyiz.ama elimizden bir şey geliyor.psikolojimiz bozulmaya başladı.çocuklar olarak iki ayrı koğuşta kalıyoruz ama iki koğuşu yakında birleştirecekler o zaman bazılarımız yerde yatacak.(...)bizim kaldığımız çocuk koğuşunda 3 kişiyi hastaneye kaldırdılar,diğerlerine ağrı kesici verdiler,bayramda dışarıda olmak güzel olurdu ama değiliz.herkesin bayramını kutluyorum umarım hayırlı olur

E.K:
"Bayramda dışarıda olsaydım arkadaşlarımla şeker toplardım.benim içeride ikinci bayramım ,üzerimde kimliğim olsa tutuklanmazdım.niye buradayım ,suçum ne bende bilmiyorum.burada hasta arkadaşlarımız var,çoğu zaten hasta,kimse bize mektup göndermiyor,dışarıda olmak istiyorum.herkese iyi bayramlar diliyorum"

Y.S:
"Hastalandığımızda doktorlar yerine gardiyanlar tedavi ediyor bizi,ilk defa bayramda evden uzaktayım.dışarda olsaydım.bayramda arkadaşlarımla beraber gezer şeker toplardık.babam okulda hizmetli olarak çalışıyor,akşam yattığımda en çok annemi düşünüyorum(...)hepimizin gözü televizyonda ama bizden söz eden yok,mektuplarımız aradan çok zaman geçtikten sonra bize veriliyor,sabahtan akşama kadar düşünüyoruz,bazen kitap okuyoruz,çocuklara adalet bekliyorum,bayramda dışarıda olsam annemin babamın elini öperdim,herkesin bayramını kutluyorum"

İ.K:
"Kardeşlerim şimdi Manisa da çalışıyorlar ,domates topluyorlar,dışarıda olsam bende onlarla beraber çalışırdım,onlara katkı yapamıyorum,uzakta olacağım ilk bayramım ,dışarıda olsam bütün cizreyi dolaşırdım,içeride durulmuyor,pis kokular geliyor,tuvalet,mutfak banyo yan yana iç içe ,buraya bir grup geldi üniversiteden, bize durumumuz araştırmak için geldiklerini söylediler,kötü kokudan dolayı içeri girmediler dedim ma biz nasıl kalıyoruz burada ,bir şey yazıp gittiler,çocukların haklarının korunmasını istiyorum,15 yaşında arkadaşımız var burada hakkında 20 yıl ceza isteniliyor,çok küçük ,ceza da verecekler galiba,en büyük benim aile de,ben buraya geldikten sonra insanların ne halde olduğunu yeni anladım,cizrede tutuklandım,şubat ayında, hakkımda suçlamaları duyunca şok oldum,bizim evde televizyon yokki ben talimat alayım,halımız kötü burada, geçen yemek yedik zehirlendik,hastaneye götürülmedik,dediler ki bol bol su için geçer dediler sanki bol bol su var,herkesin bayramını kutluyorum,herkese barış ve sevgi getirmesini diliyorum"

Çocuklar İçin Adalet Çağırıcıları

Uyuşturucu

'Uyuşturucu' denilen öldürücü maddeler sevgili kardeşlerim küresel bi pilanın parçası. Yeminle bak. Kişinin önce doyum yeteneklerinin ketlenmesi sonra da bunların geri getirilmesi için. Yani küresel yöneticiler ve onların resmi gayrı resmi puştları sizi önce dövüyo sonra öpüyo bi manada. Uyuşturucunun yasaklanaması uyuşturucu üzerinden daha çok kazanma stratejisinin parçası. Sıkıyönetimlerin olduğu bölgelerde, darbe yapılan ülkelerde, otorite yoğun memleketlerde uyuşturucu ticareti pek faal(ağa bi göz atın görceniz). Çünkü sopanın hikmetinden sual olunamıyo buralarda. Arkadaşlar sevişin, sohbet edin, yardımlaşın, kırlarda dolaşın, derelerde yüzün, kar topu oynayın,sipor yapın da hani o toplara girmeyin derim abiniz olarak. Ya da kafanıza göre takılın lan. Ne biliim işte ya. Bi de bu 'uyuşturucu' işleriyle trilyonları götürüp asıl meseleyi çakmayalım diye bizi aptal fantastikos eğlencelerle ayrıca uyuşturan, dinle bastıran, politikayla susturan, şiddetle yıldıran, yükselme hırsıyla tavlayan, seksle okşayan yavşaklara bir ün edin yav. Ya da nasıl isterseniz ööle yapın. Şimdi ne desem vaaz gibi olcak. Salla gitsin. Bilemedim şindi ne diyim.

Geçliğe Hitabe

Sevgili gençler, büyüklerin en korkulacak yanı ilişkileridir. Büyükler gençlere ilişkilerini kullanarak hükmederler. Bu bir.

Siz gençler kendi aranızda ilişkilenmeyin diye büyükler sizi çeşitli iddialar, kışkırtmalar, bahanelerle böler, parçlarlar. Yahut sizi denetim altında tutabilecekleri hiyerarşik örgütlere hapsederler. Bu da iki.

Easy Rider

Üç rahat adam bir ağacın altında kamp kurmuşlar uykudan önce konuşmaktadırlar.

Cek Nikılsın Deniz Hoppır'a Amerikan özgürlüğünü anlatır,

"Bu ülkede herkes özgürlükten bahseder. Ama özgür birini gördüler mi..."

derken Hoppır araya girer, "Korkar kaçarlar di mi?" der.

Cek yanıtlar, "Özgür birini gördüler mi öylesine korkarlar ki onu öldürürler." der.

O gece kıyısına kamp yaptıkları kasabanın özgür insanları gelir ve sopayla döverek Cek'i öldürürler.

Rahat Adamlar eksi bir olarak rahatlıklarına devam ederler...

İyi bir insan

İyi bir Fransız Fransızlara benzemez...

İyi bir Çinli Çinlilere benzemez...

İyi bir Ruandalı Ruandalılara benzemez...

İyi bir Rus Ruslara benzemez...

Sokak Mitolojisi-I

Yusuf'um... Kuyudan kurtuldum ama asla sultanın rüyalarını tâbir etmedim... Halk edileni halk ettim.... Ve beni helâk eden abilerimi affettim...

Çanakkale İçinde

Paris değilim... Dostum Hektor...

Bu

köpeğe vurma o da bi insan
insana vurma o da bi kedi

Açmaz

Derinin içinde hürsün ve mahpus

Sanat:

Verisizdir!

Flaş Bellek... "Mağara Adamı"

4 Şubat 1998 TGRT Televizyonu, Cüneyt Arkın sansayonel gazetecilik yapıyor Saadettin Teksoy gibi...

Anadolu'nun bir köyünde mağarada yaşayan bir yurttaşımızla röportaj yapıyor alt yazı "Mağara Adamı Şimdi!"...

Cüneyt: İnsanlarla konuşuyor musunuz?
Yurttaş: Gerekirse konuşuyorum.
Cüneyt: Ne konuşuyosun?
Yurttaş: Ben çay sigara içiyorum... İhtiyaçlarımı konuşuyorum...
Cüneyt: Acı çekiyor musun?
Yurttaş: Acı çekmiyorum. (Göğsüne vurarak) Valla çekmiyorum...
Cüneyt: Kalbin kırılmış senin!..
Yurttaş: Yok valla!..

Unutmıyım yazıyım şuraya:

Sırasıyla,
Şebnem Keskin
Berna Karagözoğlu
Aycan Çelik
Aleyna Büyükçınar
Muhammed Şahin
Murat Turan
Ve diğerleri ama bunlar benim büyük yıldızlarım!

Gemide İsyan Filiminden:

Nükleer denizaltıda geçen filimden dikkate değer iki replik:

"Nükleer dünyada gerçek düşman savaşın ta kendisidir."

"Nükleer dünyada gerçek düşman yenilemez."

TRT-3 FM

TRT-3 FM'in frekansı niye bu kadar zayıf? Burda bi kasıt mı var? TRT bi zamanların yüz akı kanalını artık istemiyo fakat yayından da kaldıramıyo gibi durumlar mı var? Bence var.

Doğru

Sana, "Ayrıcalıklısın!" diyosa biri doğrudur.

Kaşların Arasında Hayat

Nokta nokta uğruna ölenler kutlu törenlerle bir kez daha öldürülürler: Asla yeri doldurulamayacak, yek, biricik, eşsiz ve özge olanlar sıradanlıkla onurlandırılır. Böylece uğruna ölümler ve/veya ölüm olağanlaşır. Oysa hiç ama hiç kimsenin yeri dolurulamaz. Eğer bunu bilirsek her kaybın anlatılamaz büyüklüğü konusunda bir fikrimiz/hissimiz oluşabilir. Uzayın sonsuzluğu gibi sonsuz çeşitlilikle genleşen hayat, iki kaşın ortasında çiçeklenebilir.

Geometri Felsefesi

Yanyana olmak, yanyana durmak ifadeleri sadece konumsal değil aidiyet belirten tanımlamalardır da.

Bir şeyin diğerinin yanında olduğunu/durduğunu söyleyerek onun diğerinin bir parçası olduğunu da söyleriz.

Şeyler, önlü arkalı veya çapraz dursalar; aralarında hayli mesafe ve irtifa olsa bile onlar için yanyana dedik mi yanyana oluverirler.

Eylemci

Benliğimi bilmiyodum ve o zamanlar dünya yalnızca benim için kurgulanmış bi oyundu. Ve benliksiz ben, sadece bi seyirciydim... Zamanla benliğimi bildim. Demek ki başkalarının da benliğini bildim. Demek ki dünyanın benlikler tarafından kurgulanan bi oyun olduğunu da bildim. Artık eylemciydim... Doşşk!...

Ergenekon Analizi

Er gene kon! Ergene kon!

İmge

Suyun gaz hâli, nesne aleminin özneye sunduğu, en görünen bilmede ilerleme olanağı. Su buharı, hem ateşin hem suyun bir hâli. Su buharı güneş ile suyun ara hâli. Su buharını nasıl bildi isek güneşi ve suyu da aynı yolla bilebiliriz: Bölerek anlarız, - Hesaplarız.- ikiye ve katlarına bölerek. Bire bölmek için de - Ondalık sayıları unuttum. - üçten yardım alırız. İmge de bir nesnedir ise, bölünerek bilinebilir. Ancak imgeyi ölçebilmek için onun hızına erişmek gerekiyo. Şair, bu hıza ulaşabilmek için sürekli yazar, düşünür. Yine de öznede ışık hızıyla seyirten imge, dile geldiğinde yavaşlar. Durur. Bölünemez böylelikle. Anlaşılır ama aktarılamaz böylelikle.

Derrule

Oynayın kız oynayın/Durmanın ne kârı var...

Pirızın Birek

Nedir? Adamlar "şirket"i yıkmaya çalışıyolar. Şirketi yıkınca n'olcak? Demokrasi kazancak. Hangi demokrasi? Burjuva demokrasisi. Eee? Şirketi yaratan burjuva demokrasisi.

Sıkı bi gerilim serisi. İzlenesi. Ama kapitalojiği yemeyesi.

Haaa!

Sanatçı, anlatılamaz olanı anlatmaya çalışmaz. Anlatılamaz olan anlaşılır olanlarla çevrelenerek aydınlatılır, vurgulanır, yakınlaştırılır vs. fakat anlatılamazın anlatılamazlığı kalır.

Ne dedin sen?

"Herkes şöhret olabilir ama sanatçı olamaz..."

"Hayır herkes sanatçı olabilir ama tabi mangal gibi birer yürek lâzım herkese"

Otorite:

Yüz otuz kilo gelen bi arkadaşım mahallede bilek güreşinde, karakucakta önüne geleni deviriyodu. Bi gün "barfiks çeksene" dedim. Bi kere olsun çekemedi.

Trafikçi

Devlet dur! Toplum sabret! Koş çocuk!

Ders:

Örtmenin hava atıcaa yer ve dahi zaman diil.

Olur mu?

Porselenleri kırılmaz yapan bi renk varmış. O renkle boyanınca porselen kırılmıyomuş.

Çılgın:

Bi esin pıhtısı alnında. Bi ergenlik kalıntısı. Dokunsa patlıycak.

Mal:

Çoğaldıkça sahibi ona benziyo.

Türkan Saylan

Türkan Saylan'ın ölümüne üzüldüm. Fakat bu sabah TV8 habercisi Saylan'ın ölüm haberini zamana yayarken/şişirirken rahmetli için "Ölümü ona yakıştıramıyorum." dedi. Kime yakışıtırıyodu acaba? Ayrımcılık ruhuna sinmiş bunların. Cemal Süreya der ki -hep diyecektir- "Her ölüm erken ölümdür." Bu kadar. Kimseye yakışmaz ölüm. Türkan Saylan'a da yakışmadı.

Dilli Kaşarlı

Merhaba sözcüğü, -imi, göstergesi ne diyosanız ona, o işte- ölüdür. Çağrışımla, hafızayla canlanır. Sende başka bende başka canlanır. Ona verdiğin kutsallık/ulviyet bi çeşit ruh çağırma oyunudur. O etimolojik kökeninden veya ilk dile gelişindeki titremden çok uzaktadır ve saire... "Ne dediğim diil ne anladığın önemlidir." lakırdısı burdan bakınca doğru görünür.

Sözcükler:

Cesetler...

Hafıza Kesintisi

Bi amacın var bi iş yapıyosun. Başka bi şey oluyo yaptığın iş kesiliyo. Sonra tekrardan dönüyosun ilk yaptığın işe. Yapmaya devam ediyosun. Fakat amacını unutmuşun. Hatırlamıyosun bi şey. Gene de kesildiği yerden devam ediyosun. Amaçsız, mekanik, vücut ezberiylen. Eee? Nerde ilk hareketteki güzellik, nerde bundaki yavanlık!

Bulut Hırsızı

Bulutları çalıp satarak zengin olan bî adam varmış. Dünyadaki halklar üzerinde baskı kuruyomuş.

Politika:

Kişinin sosyal yaşantıdaki iradesi.

Spartaküs:

"Bir köle tanrısı hayal ediyorum ve ona dua ediyorum."